Mukitoy hastalandığı için okula gidememişti. Anne ve babası Mukitoy'u doktora getirdiler.
Doktor
-“Neler yiyorsun?” diye sordu.
Mukitoy:
-“Tabi ki hamburger, cips,kola, çikolata yiyorum. Çünkü tatları harika” dedi.
Bunun üzerine doktor, Mukitoy'un sağlıksız besinler tüketmesinden dolayı sık sık hastalanabileceğini, bol bol sebze ve meyve yemesi gerektiğini söyledi.
Mukitoy, neden herkesin ona sürekli sebze ve meyve yemesi gerektiğini söylediğini anlamıyordu. Oysa yediği yiyeceklerin tatları da çok güzeldi. Bunu öğrenmeliydi.
“Babacığım sebze ve meyveler ne işe yarar diye sordu?”
Babası:
-“Sebze ve meyveler bize çok faydalıdırlar. Sebze ve meyve yiyen kişiler sağlıklı olur ve hastalıklardan korunur” dedi.
Babası akşam Mukitoy'a sebze ve meyvelerin faydalarının anlatıldığı bir kitap getirdi. Birlikte okumaya başladılar. Sayfalar ilerledikçe Mukitoy sebze-meyveler hakkında daha fazla şey öğreniyordu.
Rüyasında Mukitoy büyük bir tabela gördü. Tabelanın üzerinde "Sebze ve Meyveler Ülkesi" yazıyordu.Hemen tahta kapıyı iterek içeri girdi.
Aaaa bu giden elma değil miydi? Evet arkasında da karnabaharlar, işte şurada da çilek, pırasa, limon,portakal,havuç… Bütün sebze ve meyveler buradaydı.
Köyün en yaşlısı olan Bay Ispanak geldi.
-“Hoş geldin Mukitoy, bizde seni bekliyorduk” dedi.
-“Beni nereden tanıyorsunuz?" diye sordu Mukitoy şaşkınlıkla.
Bay Ispanak:
-“Biz bütün çocukları tanırız. Çünkü bütün çocuklar sağlıklı olmak için bizi yerler. Tabi yetişkinler de” dedi.
Mukitoy:
-“Ama ben sebze ve meyveleri tanımıyorum” diye yanıtladı üzgün bir şekilde.
Bay ıspanak:
-“Öyleyse seni bütün sebze ve meyvelerle tanıştırayım ve onların faydalarını öğrenmeni sağlayayım” dedi.
"Öncelikle kendimi tanıtayım. Ben ıspanağım. Kemiklerinizi güçlendirir, kan yaparım. Soğuk algınlıklarından korurum. Dişlerinizi sağlamlaştırırım.”
Derken sırasıyla tüm sebze-meyveler gelmeye başladı.
-“Ben havucum. Gözlerinizin daha iyi görmesini sağlarım. Cildinize temizlik ve pembelik veririm. İçerdiğim A vitamini sayesinde karaciğerinizi korurum.”
-“Ben domatesim. İçerdiğim C ve E vitaminleri sayesinde kalp, karaciğer, böbrek gibi organlarınızı hastalıklardan korurum.”
-“Ben karnabaharım. Bende bol bol E vitamini ve protein vardır. Beyninizi güçlendirir, derslerinizi daha iyi anlamanızı sağlarım.”
-“Ben salatalığım. Böbreklerinizi ve karaciğerinizi çalıştırır, hastalıklardan korurum. Cildinizin güzel olmasını sağlarım.”
-“Bizlerde mandalina ve portakalız. Sizleri soğuk algınlıklarına karşı koruruz.”
-“Bende kayısıyım. Cildinizi güzelleştirir, saçlarınızın güçlü olmasını sağlarım. Üstelik kan yaparım.”
-“Ben muzum. Kaslarınızın kuvvetli olmasını sağlarım. Beni yiyen çocuklar daha az yorulur.”
Derken patlıcan, lahana, greyfurt, üzüm, çilek, şeftali, biber, marul, patates, brokoli, fasulye, bezelye geldi.
Mukitoy, Bay Ispanak'a ve diğer sebze ve meyvelere çok teşekkür etti. Artık neden sebze ve meyve yemesi gerektiğini çok iyi biliyordu.
Sabah uyandığında başucunda gördüğü kitabını da alarak heyecan içerisinde salona koştu.
-Anneciğim bugün sebze çorbası yapar mısın? dedi.