OKUL ÖNCESİ ETKİNLİKLERİ - Hayallerinizi Sınırlamayın - Tekil Mesaj gösterimi - Hacivat- karagöz söyleşileri 3.PARASIZ YEMEK
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 07-04-2010, 02:06 PM   #1 (permalink)
Elif KARACAN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Elif KARACAN
Elif KARACAN
Profesyonel
Elif KARACAN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Üyelik: May 2010
Bulunduğu yer: SAMSUN
Mesajlar: 812
Konular: 265
Aldığınız Beğeni:77
Beğendikleriniz:0
Rep Derecesi: Elif KARACAN İyi Bir Yolda Adım Attı.

Hacivat- karagöz söyleşileri 3.PARASIZ YEMEK


PARASIZ YEMEK

(Hacivat, dükkânının kapısındadır.)
HACİVAT - Aman Karagöz'üm gel, gel!...
KARAGÖZ - Geldim ya!...
HACİVAT - Öyle değil, kapıda durma, içeri gel!...
KARAGÖZ - Zaten demesen de girip oturacağım Hacı Cavcav!
Eve gitmeden önce sana uğradım
HACİVAT - İyi yaptın! Hele yavaş yavaş anlat bakalım, o telefon işi neydi?
KARAGÖZ - Geçen gün bir iş konuşmak için vapurla karşıya geçmiştim yaa...
HACİVAT - Hatırladım, geçerken bana uğramıştın.
KARAGÖZ - Benimle konuşacak patron hastalanmış... "Birkaç hafta sonra gel!" dediler.
HACİVAT - Vah vah vah!... Pekalâ, hemen ne işi buldun da dönmeyip üç gün üç gece kaldın?
KARAGÖZ - Patlama işte anlatıyorum! Derken can sıkıntısı ile iskeleye dönerken... Oooof off!...
HACİVAT - Aman ne oldu?... Kaç gündür neredeydin?
KARAGÖZ - Of oooof ki of oooof!... Keşke bakmaz olaydım.
HACİVAT - Karagöz'üm ne oldu bu kadar oflayacak?
KARAGÖZ - Adamın biri kapıda durmuş "Gel kardeşim, sen de gel, sen de gel!" diye sesleniyor.
HACİVAT - Allah Allah, ne satıyor?
KARAGÖZ - Ben de merak edip yanaştım. Bir de ne göreyim? Vitrinde çeşit çeşit yemekler, tatlılar... İçeriden de mis gibi kokular geliyor.
HACİVAT - Desene adam reklam yapıyor?
KARAGÖZ - Kapıdaki adamın ne yaptığını bilmiyorum ama benim karnım, guruldayıp, ağzım sulanmaya başladı.
HACİVAT - Yanında paran da yok Karagöz'üm, hemen oradan ayrılsaydın!
KARAGÖZ - Ben de öyle yapacaktım. Yemekleri son defa seyredip kokladıktan sonra birkaç adım attım ki...
HACİVAT - Yoksa fenalık falan mı geldi?
KARAGÖZ - Hayır, kapıdan seslenen adam önüme geldi. "Sen de gel abiciğim, sen de gel!" diye koluma girip beni içeri aldı.
HACİVAT - Herhalde lokantanın kuruluş yıldönümü falan ki tanıtım yapıyorlar. Belki de o gün yeni açıldı.
KARAGÖZ - Benim öyle şey düşünecek hâlim var mı? Girdim ki içerisi masa dolu, masalar yemek yiyenlerle dolu. Hemen beyaz elbiseli iki kişi beni karşılayıp oturttular.
HACİVAT - Eeee, neler yedin bakalım?
KARAGÖZ - Önce ne yiyeceğimi şaşırdım. Sonra vitrinde gördüklerimi sıra ile getirtmeye başladım.
HACİVAT - Oh oh, benim de ağzım sulandı. Sonra?...
KARAGÖZ - Masalarda benden başka yemek yiyen kalmadı. Beyaz elbiseliler benim başımda hazırolda bekliyorlar Hacı Cavcav!
HACİVAT - Herhalde senin Karagöz olduğunu anladılar da memnun etmeye çalışıyorlar?
KARAGÖZ - Ben de öyle zannettik de çok hoşuma gitti.
HACİVAT - Neyse, sonra?...
KARAGÖZ - Ne çeşit yiyecekler varsa yedim amma karnım küp gibi oldu. Herkes gülüyor, beni selamlıyor.
HACİVAT - Aman ne güzel efendim, keşke beraber gitseydik.
KARAGÖZ - Çok iyi olurdu Hacı Cavcav!
HACİVAT - Sonra Nereye gittin Karagöz'üm?
KARAGÖZ - Hiçbir yere gidemedim. Kapıdan çıkıyorduk ki iki kişi kollarıma girip beni tekrar içeri...
HACİVAT - Eyvah, yemeklerin parası değil mi? Sende de yok!
KARAGÖZ - Onlara ben de öyle söyledim. Beni mutfağa hapsettiler. Bir hafta bulaşık yıkadım.
HACİVAT - Vah vah vah, geçmiş olsun!
KARAGÖZ - Sana da telefon ettirdim ki, evden merak etmesinler.
HACİVAT - İyi akıl ettin! "İş bulmuş çalışıyormuş" dedim.
KARAGÖZ - Ben de "Aldığım parayı çadırdım." Diyeceğim. Sakın kimseye söyleme! (Karagöz gider.)
Elif KARACAN isimli Üye şimdilik offline konumundadır  
Alıntı ile Cevapla