Bilmeceler Hepsi Bir Arada Kırmızı cübbesi var Simsiyah tekkesi var Uzun değildir boyu Kalabalıktır soyu (Kibrit) Altı bacaklı hayvan Kanatları yayvan Başı sartıklı Çingene Süleyman (Sinek) Bir küçücük mil taşı Dolaşır dağı taşı (Göz) Küçücük mezar Dünyayı gezer (Ayakkabı) Karşıdan baktım pek çok Yanına gittim hiç yok (Kuş) Kandilde var mumda yok Mendilde var çulda yok(Dil) Baldan tatlı baltadan ağır Elde tutulmaz çarşıda satılmaz Mendile koyulmaz tadına doyulmaz (Uyku) Yarım kaşık Duvara yapışık (Kulak) Bilmece bildirmece Dil üstünde kaydırmaca (Dondurma) Bilmece bildirmece El üstünde kaydırmaca (Sabun) Yuvarlaktır top değil Kuyruğu var sıçan değil Bıyığı var kedi değil (Turp) Her aksam yatar Her sabah kalkar Fakat hiç uyumaz (Güneş) Ağzı açık demet İçi kızıl kıyamet Yaş koydum kuru çıktı Bu ne biçim bir işti (Fırın) İki kapaklı Çok yapraklı (Kitap) Dalda sallanır Ağızda ballanır (Dut) Minareden attım kılıcı İstanbula düştü bir ucu (Şimşek) Altı tahta üstü tahta İçinde canlı sofra (Kaplumbaga) Dizi dizi tencereler Patlak gözlü çingeneler (Kurbaga) Üstü çayır biçilir Altı çeşme içilir (Koyun) Ufacık mil taşı Herkesin yoldaşı (Fener) Parmağı var canı yok Damarı var kanı yok (Eldiven) Alçacık boylu Kadife donlu (Patlıcan) Başlatır o heceden Çıkartır hep yüceden Çok oğlu kızı vardır Ne tatlı sözü vardır (Öğretmen) Ayvalar sarardı mı Gökyüzü karardı mı Okullar açılırken Leylek Nile vardı mı (Sonbahar) Sende var bende var Bir kuru dalda var (İsim) Ben beslerim o süsler (Çiçek) Attım atmaz yere batmaz Yeminlidir yaya gitmez (Güneş) Nar tanesi bur tanesi Dünyamızın bir tanesi (Ay) Kara yorgan örtündü Gökyüzü görmez oldu (Gece) Elsiz ayaksız kuyu kazar (Yağmur) Önce dalda oynar Sonra kazanda kaynar Her sabah masamızda Tatlı tatlı şarkı söyler (Reçel) Sokağa gidiyorken Gözlerim seni arar Hoş geldin sefa geldin Baş üstünde yerin var (Şapka) Kapıyı açar Kapamadan kaçar (Rüzgar) Önce yeşillendi Sonra kesildi Dumana gam Kiraz kesildi (Odun) Kısın yatar yazın kalkar (Soba) İki ile başlar Bazen çoğalır Bazende istemeden azalır Akar gözlerden yaşlar (Aile) Abi dedim bey dedim Ne çifti var ne çubugu (Abi) Sıcacık evin direği Tıp tıp eder yüreği (Baba) Süt gibi beyaz Sütlaç gibi tatlı Güler buruşuk suratlı (Bebek) Annem oğlunu beşikte sallar Annem çocuguyla evcilik oynar (Abla) Özü tatlı sözü tatlı Candan daha değerli (Anne) Kaldıramaz basını Zorla içer aşını (Hasta) Ben giderim o gider İçimde tık tık eder (Kalp) Mikropları öldürür Hastaları güldürür (İlaç) Yemeğin başı Hastanın aşı (Çorba) Dal üstünde al yanak oğlan (Elma) Uzun uzun otlar İçi dolu kurtlar (Fasulye) Dışı deri içi deri İçi bitli dışı tatlı (İncir) Sarıdır zerdali değil Suludur şeftali değil (Portakal) Kırmızı boncuk asılı küpe Ağızda şeker kulakta küpe (Kiraz) Bir ağaçta iki kök Birini batır birini sök (Bacak) Sende var bende var Bir tepede iki delik Kocakarıda bile var (Burun) Güneş girmeyen eve O girer seve seve (Doktor) Çamurdan yapısı Çamdandır kapısı (Ev) Eve bitişik odada Yemek pişer orada (Mutfak) Kat kat sefer tasıyım Bende canlı birşeyler var Fakat sanma yenilir (Apartman) Dokuz ay zindanda yatar Altı ayda zil takar oynar (Bebek) Bir küçücük kumbara Ekin tasır ambara (Kaşık) Ben iki hasretlinin arasındayım Yüzlerini görmeden konusurum (Telefon) Çiğnenmeyen ak sakız (Su) Kuyrugundan asılı kara kedi (Tava) Konuş deyince konusur Sus deyince susar (Radyo) Küçücük kuşlar Camları taşlar (Dolu) Memleketim Mersin Beni bir güzel yersin (Portakal) Ne kanı var ne canı Beş tanedir parmağı (Eldiven) Dize kadar derin kuyu (Çizme) Kolu var ayağı yok Karnı yarık canı yok (Palto) Duruşu ömür gözleri kömür Soğuk dondurur sıcak öldürür (Kardan adam) Yerde biter değirmene gider Herkes yer ama yine ister (Ekmek) |
Ne ağzı var ne dili Konusur insan gibi (Mektup) Mavi göklerden indim Al atlaslar giydim Küçük olsanız bile Sizlerde var umudum (Bayrak) Dört arkadas birbirini kovalar Fakat yakalayamazlar (Tekerlek) Dumanı tüter isterse gider Balık değildir denizde yüzer (Gemi) Ben giderim o gider Yanımda dum dum eder (Davul) Altında dört teker Üstünde yük çeker (Araba) Ayakları su içer Üstünden gelen geçer (Köprü) Ben giderim o gider Kah benden önce Kah benden sonra (Gölge) Ayakları kürekli Ne kadarda yürekli Suda bir gemi (Ördek) Hızlı yaşayan Para taşıyan (Taksi) 2 teker 3 teker 2 ayakla nasıl gider (Bisiklet) Dalda durur elde durmaz (Kuş) Karada bayılır Suda ayılır (Balık) Dağda gezer balı sever Tabanı çıplak kılları var (Ayı) |
Sivri burunlu uzun kuyruklu Şeytan suratlı tavuk hırsızı (Tilki) Evi sırtında ayağı karnında İzi yaldız gözleri boynuz (Salyangoz) Karşıdan baktım bir taş Yanına gittim 4 ayak 1 baş (Kaplumbaga) Daldan dala atlarım Kuyrugumdan sarkarım (Maymun) Göz ile görülmez El ile tutulmaz Ondan uzak duranlar Sağlamdır hasta olmaz (Mikrop) Zenginin elinde Fukaranın dilinde (Para) Küçücük bakkal Dünyayı yutar (Ağız) Alçacık dallı Toplaması çok tatlı (Çiçek) Gökte görürüm bir köprü Rengide yedi türlü (Gökkuşağı) Küçücük fıçıcık İçi dolu turşucuk (Limon) Bir kızım var yeşil mantolu Kırmızı elbieli siyah düğmeli (Karpuz) Burnum turuncu Kuyrugum yeşil (Havuç) Kat kat çiçek Yemeği yenecek (Karnıbahar) Yol üstünde kırmızı bohça (Domates) O odanın içinde Oda onun içinde (Ayna) Ben giderim o gider Kolumda tık tık eder (Saat) Gider gider izi yok Burnu kara gözü yok (Köstebek) Tatlıdır armağanım Acı yapar silahım Çalışkandır soyadım Ben kimim söyle canım (Arı) |
Yetmiş bin dedem iğnesi Ya bilesi ya ölesi (Kirpi) Ben sallarsam her yer sallanır (Deprem) Kulağını bükünce Haber verir dünyadan (Radyo) Rengi yoktur sesi var Buluttan anası var Ne sararır ne solar Türlü kaplara dolar (Yagmur) Suyu tuzlu içilmez Vapursuz hiç geçilmez Rüzgarlar çok essede Dalgası eksik olmaz (Deniz) Yattım yumusak Uyudum sıcak sıcak (Yatak) Ay yıldızı aldılar Yine göğe saldılar (Bayrak) Renkli camdan yüzü var Acı tatlı sözü var Dünyayı göstersede Yine bizde gözü var (TV) Doktor verdi ben içtim Çabucak iyileştim (İlaç) Dışı bahar içi kış Yememiş içmemiş Hepsini bize saklamış (Buzdolabı) Kırışık mırışık Bu giysiyi giyemem Kim düzeltir bilirim Adını söyleyemem (Ütü) Ben ıslattım o kuruttu Saçıma güneş tuttu (Fön Makinesi) Bakınca görünürsün Kaçınca silinirsin (Ayna) Ağaç değil yaprağı var Güneş değil ışık saçar (Kitap) Yaz derim yazar Çiz derim çizer Resim yapmayı çok sever (Kalem) Gökyüzünde dolanır Güneş görünce kaçarım (Bulut) |
Çok uzakta olsakta duyurur sesimizi Tuşlarına basınca konusturur bizi (Telefon) Önce ağlatırım Sonra güldürürüm (Aşı) Bağlarım yürür Çözerim durur (Ayakkabı) Berberlerin önünde Kadınların elinde (Ayna) Evimizin reisi Anne değil kendisi (Baba) Ağzı var dili yok Nefesi var canı yok Derisi var kanı yok (Balon) Dam üstünde kadı gibi Gözleri var cadı gibi (Baykuş) Artık her yerde varım Tuşlarıma dokununca Dünyayı dolaşırım (Bilgisayar) Ayna değil bakılır Pencereye takılır (Cam) Çıngıraklı hamam Kubbesi tamam Bir gelin aldım Babası imam (Çalar saat) Çıtır çıtır yenir Ona eğlence denir (Çekirdek) Gündüz gezer Gece boynunu büker (Çizme) Ben beslerim o süsler Baktıkça yüze güler Suyunu bol verince Uzanır göğe gider (Çiçek) Ağzında yoktur dişi Hergün yemektir işi Ya erkektir ya dişi Bunu bilir her kişi (Bebek) Kabugu var içi yok Dayagı yer sucu yok (Davul) Lop lop ayaklı Küçücük suratlı (Deve) Benim bir hizmetçim var 32 kişiyi temizler (Diş Fırçası) Ufracık yüzü var 4 tane gözü var (Düğme) |
Fırında pişer Mideye düşer (Ekmek) Alledım pulladım Sandık yapıp yolladım (Elma) Uzun kulaklarım var İnada cıkar adım Durmaz çalışırım Yük ve insan taşırım (Eşşek) Yer altında evleri var Eğri büğrü yolları vra İçlerinde bayrak çeken Bir bıyıklı beyleri var (Fare) Kuyrugu uzun beli kısa Burnu uzun dili kısa (Fil) Yürür yürür iz etmez Hızlı gider toz etmez (Gemi) Renk renk nakışları var Yerde sürünür yatar (Halı) Camı kırmadan içeriye girer (Işık) Her sabah gelirim Kat kat açılır Kokusundan kaçılır (Soğan) İki kapağı açarım Lokmaları atarım Çiğner çiğner yutarım (Ağız) Yemyeşil yaprakları var Yiyeni güçlü kılar (Ispanak) Doktor yazar reçeteye İstersen git eczaneye İyileşmek istiyorsan Kullan onu düzenle (İlaç) Sabah erkenden cıkar Haberleri söylerler Onu alıp okursun Sende haberdar olursun (Gazete) Alınca elimize Alo deriz ilk önce (Telefon) Mektubumu yazarım Onun içine koyarım Yapıştırıp yollarım Üstüne pul takarım (Zarf) Allah yapar yapısını Kullar acar kapısını (Karpuz) Teptim tekerlendi Öptüm şekerlendi Bal ile badem Bir güzel adem (Kavun) Sarıdır sarkar Düşerim diye korkar (Kayısı) Minareden attım yayıldı Suya attım bayıldı (Pamuk) Ufacık kuşlar camiyi taslar Kendi yemez ele bagışlar (Arı) Dağdan gelir sekerek Kuru üzüm dökerek (Keçi) Boynuzu var koç değil Kanadı var kuş değil (Böcek) Kuyruklu kumbara Ekin taşır ambara (Sıçan) Gelişi aslan gibi Durusu sultan gibi Yayılır hasır gibi Sürünür esir gibi (Kedi) Biz biz idik biz idik Yüzbin tane kız idik Gece oldu dizildik Gündüz oldu silindik (Yıldız) Hırsız içerde Başı dısarda (Çivi) Ufak ufak odalar Birbirini kovalar (Tren) Sulu yerde kişner Susuz yerde kışlar (Gemi) Dağı var taşı yok Köyü var damı yok Irmağı var suyu yok (Harita) |
Teşekkürler... |
çok teşekkürler işime çokkk yaradı :D ;) |
rica ederimmmm :)) |
teşekkür bilmeceler içinnn ellernize emeğinize sağlık:):) |
Forum Saati: 09:55 PM |
Forum Sistemi vBulletin Jelsoft Enterprises Ltd.
2015